Trafikte Strese Çözüm: Çığlık Atın
Trafikte yaşanan stres, kanser riskini artırıyor. Trafikte stresten uzak durmak için neler yapılması gerektiğini Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Prof. Dr. Zümre Arıcan Alıcıkuş, Radyo Trafik İzmir'de anlattı.
Trafik, günümüzde özellikle büyük şehirlerin en büyük sorunlarından biri haline geldi. Bekleme ve dolayısıyla seyahat sürelerinin uzaması strese neden oluyor. Stresin de kanseri tetiklediği uzmanlar tarafından belirtiliyor. Peki trafikte stresten uzak durmak mümkün mü? Radyo Trafik İzmir'de yayınlanan "Sağlık İçin" programında Esra Balkanlı'nın sorularını yanıtlayan Radyasyon Onkolojisi uzmanı Prof. Dr. Zümre Arıcan Alıcıkuş, trafikte yapılacak küçük egzersizlerle ve zararlı yiyecek içecek yerine sağlıklı atıştırmalıklarla kanser riskinin azaltılabileceğini söyledi. Arıcıkuş, Trafikte beklerken çığlık atmanın strese iyi geldiğini de ifade etti.
"TRAFİKTE HARCANAN ZAMAN STRESE NEDEN OLUYOR"
Trafiğin büyük bir stres kaynağı olduğunun altını çizen Prof. Dr. Zümre Arıcan Alıcıkuş, "Yollarda beklediğimiz saatler açısından, bir gecikme algısı var. Türk insanı olarak bizler tez canlıyız. Stres, hormanları harekete geçiriyor. Kan basıncı ve adrenalin artıyor. Kalp atışımız hızlanıyor. Kortizol hormonu devreye giriyor ve bağışıklık sistemi alarm durumuna geçiyor. Trafikte uzun süren bekleme, günlere de yayılınca yaşanan stres kronik hale geliyor. İzmir'de bile trafikte seyahat süreleri çok fazla arttı. Hal böyle olunca inflomasyon artıyor, bağışıklık sistemi sorunu çözmeye çalışıyor. Kronik enfeksiyon belirtileri ortaya çıkıyor ve bağışıklık sistemi enfeksiyon varmış gibi savaşmaya başlıyor. Böylece organlarda tahribat başlıyor. Stres, kanser dahil hastalıklar serisini beraberinde getiriyor. Bu yüzden stresi çok iyi yönetmemiz gerekiyor." şeklinde konuştu.
“ARAÇ İÇİNDE KENDİ KENDİNİZE ÇIĞLIK ATIN”
Zümre Arıcan Alıcıkuş, trafikten uzak durmanın mümkün olmadığını, bu yüzden stresle başa çıkmayı öğrenmenin önemine vurgu yaptı. Alıcıkuş, "Trafikten uzak durmak mümkün değil. Bisiklete ve toplu ulaşıma yönelmek gerekebilir ama bazı nedenler de bunun önüne geçiyor. En önemlisi trafiğin içinde stresi yönetmeyi öğrenmek. Öncelikle kendimizi sakinleştirmemiz gerekiyor. Meditasyon ve nefes egzersizi önemli. Trafikte özellikle nefes egzersizi yapabilirsiniz. Araç içinde parmaklarınızı saymakla da dikkatinizi çevrenizden ayırabilirsiniz. Rahatlatıcı, yumuşak bir müziğe geçebilirsiniz. Şarkı söylemek, bazen kendi kendimize çığlık atmak da çok iyi gelecektir. Stres olduk diye içtiğiniz kahveleri, yediğiniz atıştırmalıkları sağlıklı hale getirebilirsiniz. Stresin yanında kötü beslenme de kanseri tetikler. Kahve yerine yeşil çay, bisküvi, poğaça yerine kuruyemiş, şekerlendirilmemiş kuru meyve tercih edebilirsiniz. Şekerli yiyeceklerden uzak durmamız gerekiyor. Paketlenmiş ve asitli içeceklerin şekerleri çok tehlikeli. Bu tip ürünleri araçlarımızda bulundurmamak gerekir." ifadelerini kullandı.
"BASİT EGZERSİZLER YAPIN"
Araç içinde yapılacak basit egzersizlerin de önemli olduğunu kaydeden Radyosyon Onkolojisi Uzmanı Prof. Dr. Zümre Arıcan Alıcıkuş, "Uzun süre kalınan trafikte araç içinde oturulduğu için kan dolaşımını hareketlendirmek için baldır kaslarını sıkıp bırakabilirsiniz. Basit ve önemli bir egzersizdir. Pilotlar bunu yaparlar. Kanı pompalamaya yarar. Prostat ve idrar tutma problemi yaşayanlar için idrarınız varmış gibi sıkıp bırakma egzersizi de önemlidir. Hiçbir şey yapmadan oturmaktansa bunları yapmak vücudu dinç tutacaktır. Karın kaslarını kasarak oturabilirsiniz. Göbeğinizi saldığınızda yağlanma artıyor. Bel kalınlığı önemli, kadınlarda 88 cm, erkeklerde 102-103 cm'ye çıkınca tehlike arz ediyor. Bunlar üst sınır. Kadınların bellerinin 80, erkeklerin bellerinin 95 cm civarında olmaları ideali. Direksiyon başında da egzersiz yapabiliriz. İdeal kiloda da olsanız, bel bölgeniz kalınsa sizin için alarmlar çalıyor demektir. Bu yüzden sağlıklı şeyler tüketmenin dışında karın kasını kasmak gibi ufak egzersizler trafikte mutlaka yapılmalı." tavsiyelerinde bulundu.
